ENÜKLEASYONU SONRASINDA DEMİNERALİZE KEMİK MATRİKSİ İLE REKONSTRÜKSİYONU

September 22, 2017 | Author: Melek Olgun | Category: N/A
Share Embed Donate


Short Description

1 ÇENELERDE BÜYÜK KEMİK DEFEKTİ OLUŞTURAN DENTİGERÖZ KİSTİN ENÜKLEASYONU SONRASINDA DEMİNERAL...

Description

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

ÇENELERDE BÜYÜK KEM K DEFEKT OLU TURAN DENT GERÖZ K ST N ENÜKLEASYONU SONRASINDA DEM NERAL ZE KEM K MATR KS LE REKONSTRÜKS YONU Yrd.Doç.Dr. Nurhan GÜLER*

Yrd.Doç.Dr. Mehmet LGÜY**

Dr. B.Ça&r' DEL LBA I*

Doç.Dr. Vakur OLGAÇ***

ÖZET

SUMMARY

Dentijeröz kist sürmemi bir di in kronu etraf ndaki follikülden orijin alan en yayg n geli imsel odontojenik kisttir ve tüm çene kistleri aras nda görülme s kl %20’dir. S kl kla mandibulada gömülü 3.molar di , maksillada gömülü kanin bölgesinde görülür. Nadiren süt di leri, sürnümerer di ler ve odontomalar etraf nda geli ebilir. Küçük kistler asemptomatik olup rutin radyografik incelemelerde belirlenirken, büyük kistler a r s z kemik ekspansiyonuyla birlikte izlenebilir. Tedavi lezyonun büyüklü üne göre enükleasyon veya marsüpyalizasyondur. Bu makalede, maksilla ve mandibulada gömülü 3.molar di ten ve maksilla anterior bölgede gömülü süpernümerer di ten geli en büyük dentijeröz kistlerin enükleasyonunu takiben defektin demineralize kemik matrixi ile rekonstrükte edildi i olgular sunulacakt r.

The dentigerous cysts of the jaw arising from around the crown of an unerupted tooth are the most common type of developmental odontogenic cyst and account for 20% of all jaw cysts. It occurs in mandibular impacted third molar and maxillary canines. Dentigerous cysts rarely involve unerupted deciduous and supernumerary teeth or odontomas. While small lesion is asymptomatic and seen on routine radiographic evaluations, large cysts may be associated with a painless expansion of the bone in the affected area. Depending on the size of the cyst, they are treated by enucleation or marsupialization. In this poster presentation, cases reconstructed by demineralized bone matrix following the enucleation of large dentigerous cysts involved the impacted third molar in maxilla or mandible and the impacted supernumerary tooth in anterior region of maxilla will be presented.

Anahtar Kelime: Dentijeröz kist, Demineralize kemik matriksi, Anterior maksilla, Süpernümerer, gömülü di ler

G R Dentijeröz kist sürmemi bir di in kronu etraf ndaki follikülden orijin alan en yayg n geli imsel odontojenik kisttir ve tüm çene kistleri aras nda görülme s kl %20’dir.1 S kl kla mandibulada gömülü 3. molar, maksillada gömülü kanin bölgesinde görülür. Nadiren süt di leri, sürnümerer di ler ve odontomalar etraf nda geli ebilir.1-5 Küçük kistler asemptomatik olup rutin radyografik incelemelerde belirlenirken,3 büyük kistler a r s z kemik ekspansiyonuyla birlikte izlenebilir.1

Key words: Dentigerous cyst, Demineralized bone matrix, anterior maxilla, supernumerary, impacted teeth

Radyolojik olarak gömülü veya sürmemi di in kronunu çevreleyen, s n rlar belirgin uniloküler radyolüsent görüntü verir.3,4 Tedavisinde lezyonun büyüklü üne göre enükleasyon veya marsüpyalizasyon uygulan r.3,5 Demineralize kemik matriksi (DBM) ile kalsiyum sülfat hemihidrat kombinasyonu direkt yeni kemik olu umunu indükleme özellikleri nedeniyle periodontal, kranifasyal ve ortopedik cerrahide kullan lmaktad r.6-10 DBM kemik olu umunu ba latan bir bile ik olup, mezen imal hücreleri kondroblast, osteoblast ve

*Yeditepe Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi A z-Di -Çene Hastal klar ve Cerrahisi AD, *stanbul ** Yeditepe Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Oral Diagnoz ve Radyoloji AD, *stanbul *** *stanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü, Tümör Patolojisi ve Sitolojisi BD, *stanbul

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

hematositoblastlara dönü türerek enkondral kemik olu turmaktad r.11 Hem osteokondüktif hem de osteoindüktif özellikler içeren DBM bir çok çal mada kemik rejenerasyonu ve üremesini kolayla t rmak amac yla, yine stabilite sa lanm kemik defektlerinin tamirinde de kullan lmaktad r. Ayr ca kist ve tümör defektleri, k r k tamiri ve malunionda kullan larak ba ar l sonuçlar elde edilmi tir.7-9,12-14

itmi oldu u görüldü ve kist epiteli sinirden dikkatlice disseke edildi. Lingual kortekste ise herhangi bir perforasyon izlenmedi (Resim 2).

Bu makalede, maksilla ve mandibulada gömülü 3.molar di ten ve maksilla anterior bölgede gömülü süpernümerer di ten geli en büyük dentijeröz kistlerin enükleasyonunu takiben defektin DBM ile rekonstrükte edildi i olgular sunulacakt r. OLGU 1 Protetik amaçla fakültemize ba vuran 51 ya ndaki erkek hastan n al nan panoramik radyografisinde, alt sa 3.molar di in inverted pozisyonda gömülü oldu u, gömülü di in kronunu çevreleyen ve sa alt 2. molar di in distal kökünden ba lay p ramus mandibulaya kadar uzanan radyolüsent bir alan tespit edildi (Resim 1).

Resim 1: Alt çene sa

panoramik görüntüsü

Resim 2: Kist enükleasyonundan sonra linguale do ru itilmi

inferior alveolar sinirin görünümü

Sa alt 2. molar di çekiminden ve kistin tamamen enükleasyonundan sonra olu an büyük kemik kavitesine üretici firman n tarif etti i ekilde haz rlanan putty formundaki DBM (AlloMatrix™, Wright Medical Technology, TN, ABD) yerle tirildi (Resim 3).

bölgedeki kistik lezyonun preoperatif

A z içi muyanesinde, sa alt 2. molar di te perküsyonda a r izlenirken, vestibuler mukoza ve kemi in normal görünümde oldu u ve lingual kortekste ekspansiyon belirlendi. Mevcut bulgular hastada bir ikayete yol açmazken, radyografide lezyon tesadüfen tespit edildi. Ponksiyonda kist s v s aspire edildi. Ekstraoral muayenede yüzde herhangi bir i lik izlenmezken lenfadenopatide kaydedilmedi. Sistemik herhangi bir rahats zl olmayan hastadan lokal anestezi alt nda ilgili bölgeden biyopsi al nd . Histopatolojik, klinik ve radyolojik bulgular nda dentijeröz kist tan s konuldu. Rutin haz rl klar takiben lokal anestezi alt nda kist enükle edildi. Operasyon s ras nda kistin N. Alveolaris inferioru linguale do ru

Resim 3: Allomatrix putty

eklinin kemik kavitesindeki

görünümü

Bölge primer olarak kapat ld ve hastaya antibiyotik, analjezik ve antiseptik solüsyondan olu an bir reçete verildi. Takip süresince hasta immediat, birinci, üçüncü ve alt nc aylarda klinik ve radyolojik olarak gözlemlendi (Resim 4a,b,c).

28

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

izlendi. Intraoral muayenede, üst çene 1. molar di in vestibulüden ba lay p tüber maksillaya kadar uzanan kemik ekspansiyonu izlendi. Palatinal ve vestibüler mukoza normal görünümdeydi. Palatinal kemikte ekspansiyon izlenmedi. Ponksiyonda kist s v s aspire edildi. Panoramik radyografide, sa üst 3.molar di in gömülü oldu u, gömülü di in kronunu çevreleyen ve sa üst 1.molar di in mezial kökünden ba lay p tuber maksillaya ve maksiller sinüse kadar uzanan radyolüsent bir alan tespit edildi (Resim 5).

Resim 5:Üst çene sa

bölgedeki kistik lezyonun preoperatif

panoramik görüntüsü

Resim 4: DBM’nin kemik kavitesine yerle tirildikten sonra

birinci ay (a), üçüncü ay (b) ve alt nc aydaki (c) panoramik görüntüsü. Kemik trabeküllerinin remodelingi izlenmektedir.

Klinik de erlendirmede a r , mukozada k zar kl k, ödem ve fistülizasyon gibi bulgular incelendi. Radyografide, kemik yo unlu u, greftin uyumu ve trabeküler yap dikkate al nd . Greft materyalinde herhangi bir yer de i tirme, trabeküler yap da bozulma veya yabanc cisim reaksiyonu izlenmedi. Postoperatif dönemde dudakta parestezi izlenen hastada duyu 2. ayda normale dönmeye ba lad . Hasta halen takip alt nda olup, herhangi bir komplikasyon ile kar la lmad .

Birinci molar di in distal kökünde rezorpsiyon görüldü. Al nan biyopsinin histopatolojik, klinik ve radyolojik bulgular nda dentijeröz kist tan s konuldu. Lokal anestezi alt nda kistin enükleasyonu ve 1.molar di in çekimini takiben birinci olgudaki gibi DBM kist kavitesine yerle tirildi. Bölge primer olarak kapat ld ve hastaya antibiyotik, analjezik ve antiseptik solüsyondan olu an bir reçete verildi. Takip süresince hasta immediat, birinci, üçüncü ve alt nc aylarda klinik ve radyolojik olarak gözlemlendi (Resim 6). Postoperatif dönemde herhangi bir komplikasyon ile kar la lmad . Hastan n takibi devam etmektedir.

OLGU 2 K rk dokuz ya ndaki kad n hasta, üst çene sa tarafta i lik ve a r ikayeti ile klini imize ba vurdu. Ekstraoral muayenede, yüzün sa taraf nda asimetri

Resim 6: DBM’nin kemik kavitesindeki 6.aydaki görüntüsü

29

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

OLGU 3 Yirmi yedi ya ndaki erkek hasta klini imize üst çene ön bölgede i lik ve a r ikayeti ile ba vurdu. Hastan n al nan anemnezinde bir y ll k bir süredir bu i li in oldu u ve belirli aral klarla kisti aspire ettirdi i ö renildi. Ekstraoral muayenede, burun taban nda i li e ba l geni leme, üst duda n yukar ya do ru yükseldi i izlendi. Intraoral muayenede, üst çene ön bölgede sa ve sol kanin di lerin kökleri aras nda belirgin bir i lik, santral di lerde aç lanma, vestibuler kemikte ekspansiyon ve palpasyonda kemikte destrüksiyona ba l fluktuasyon al nd (Resim 7).

Resim 8: Preoperatif panoramik görüntü

Al nan biyopsinin histopatolojik, klinik ve radyolojik bulgular nda dentijeröz kist tan s konuldu. Sa ve sol kanin-kanin aras tüm di lerin endodontik tedavisinden sonra, lokal anestezi alt nda kistin enükleasyonu ve süpernümere di in çekimini takiben di er olgulardaki gibi DBM kist kavitesine yerle tirildi. Takip süresince hasta immediat, birinci, üçüncü aylarda klinik ve radyolojik olarak gözlemlendi (Resim 9). Postoperatif dönemde herhangi bir komplikasyon ile kar la lmad . Hastan n takibi devam etmektedir.

Resim 7: Üst çene anterior bölgede lokalize kistik lezyonun

a z içi görüntüsü

Palatinal kemikte ekspansiyon izlenmedi ve hem palatinal hem de vestibüler mukoza normal görünümdeydi. Üst sa kanin ve lateral di in vital, sa ve sol santral, sol lateral ve kanin di lerinin ise devital oldu u belirlendi. Ponksiyonda kist s v s aspire edildi. Panoramik radyografide, üst sa kanin di inin mezialinden ba lay p sol 1. küçük az di inin mezialine kadar uzanan, burun taban na yay lan, merkezde radyoopak görünümlü supernümere bir di i akla getiren ve kalp görünümünde radyoopak s n rl radyolüsent bir alan görüldü. Santral di lerinin köklerinin distale do ru yer de i tirdi i, sa ve sol santral, sol lateral ve kanin di lerinin köklerinde belirgin bir rezorpsiyon izlendi (Resim 8).

Resim 9: DBM’nin kemik kavitesindeki 4.aydaki görüntüsü

Tüm olgular m zdan al nan lezyonun histopatolojik de erlendirmesinde; fibrosit, fibroblast ve kollejen liflerden olu an, gev ek ba dokusunun iç yüzünü ince çok katl yass epitelin dö edi i, kollesterin kristallerinin b rakt fusiform bo luklar izlendi (Resim 10). Klinik ve radyolojik bulgularla uyumlu olarak dentijeröz kist tan s konuldu.

30

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

parestezi olmad dü ünülen olgumuzda, postoperatif dönemde alt dudakta belirlenen parestezinin zamanla normal duyuya dönmesi bize bu durumun enükleasyon s ras nda sinir dokusuna verilen travmaya ba l olabilece ini dü ündürdü.

Resim

10:

Dentigeröz

kistin

karekteristk

mikroskobik

görüntüsü (H&Ex40)

TARTI MA Dentijeröz kistler genellikle küçük olmalar na ra men, geni leyerek kemik ekspansiyonuna hatta patolojik fraktürlere yol açacak ekilde büyüyebilirler. Kistin boyutlar n n artmas enfekte olma riskini artt r r ve enfekte oldu unda bu kistler eritem ve i likle birlikte a r l hale gelebilir. Kist kom u di in kökleriyle ili kili oldu unda kök rezerpsiyonuna da neden olabilmektedir.1,4,15 Maksillada vestibuler kemikte ekspansiyon ve a r ikayetleri bulunan iki olguda, kistin kom u oldu u di lerin köklerinde belirgin rezorpsiyona neden oldu u izlendi. Özellikle anterior maksillada lokalize olan kistin, anterior di lerde kök rezorbsiyonunun yan nda, santral di lerin köklerinin distale do ru yer de i tirdi i ve di lerin vitalitesini etkiledi i belirlendi. Anterior maksilladaki dentijeröz kistin supernumerer bir di ten geli ti i ve literatürde nadir olarak belirtilen vakam zda, ay r c tan da kalp görünümü nedeniyle insiziv kanal kisti de dikkate al nd . Dentijeröz kistlerin nörovasküler yap ya direkt yay larak duyu de i ikliklerine yol açmas , kistin sinirden kolayl kla eksize edilmesi nedeniyle mümkün de ildir. Parestezinin kist nedeniyle sekonder olarak kompresyon nöropraksiya yol açmas daha olas d r. Ancak bu kiste ba l parestezi veya anestezi bulgusunun varl kist duvar ndaki inflamasyonun siniri de kapsamas na dayand r lmaktad r.16 Mandibulada lokalize kistin inferior alveolar siniri linguale do ru itti i ve kist epitelinin sinir dokusundan disseksiyonu yap lan olgumuzda, postoperatif dönemde hastada parestezi geli ti. Ancak postoperatif 2. ayda duyu normale döndü. Kiste ba l

Çenelerdeki kemik defektlerinin rekonstrüksiyonunda otojen kemik greftleri yayg n olarak kullan lmaktad r.17-20 Bu greftlerin osteoindüktif, osteokondüktif ve osteojenik özellikleri ba l ca avantajlar d r. Ancak donör bölgede ikinci bir operasyona ihtiyaç duyulmas , osseöz instabiliteye neden olabilecek postoperatif rezorpsiyon, operasyon süresinin uzamas ve enfeksiyon riski gibi dezavantajlar vard r. Yine büyük segmental defektlerde daha fazla kemik volümü gerektirir ve özellikle ya l bireylerde yeterli miktarda kemi in al nmas zordur.17-21 Otojen kemik greftlerinin bu dezavantajlar allogreftlerin kullan m n gündeme getirmi tir. Organik içeri i ve immünolojik potansiyelleri en aza indirilen bankalanm allogreftler en popular kemik greftleridir. DBM greftlerle doldurulan defektlerde kemik yap m n n n k sa bir sürede elde edildi i gösterilmi tir.6,7,9,10,22,23 Seyreltik (0.5N) hidroklorik asit ile kalsiyum hidroksiapatitin kemikten uzakla t r lmas sonucunda elde edilen DBM kollajen, nonkollajenik proteinler (osteokalsin, osteonectin, osteopontin vb) ve bir çok büyüme faktörünü içerir. Bu büyüme faktörlerinin mitojenik, anjiojenik ve hücre differansiyasyonu gibi fonksiyonlar kemik fraktürlerinin iyile mesi ve yeni kemik olu umu için temel gereksinimlerdir.11,12,23 DBM üretiminde kullan lan teknikler, donörlerin ya ve cinsiyeti, DBM kaynaklar gibi faktörlerin DBM’nin osteoindüksiyonu üzerinde etkili olup olmad da ara t r lm t r. Donör olarak seçilen bireyler 40 ya üzerinde oldu unda, DBM’nin osteoindüksiyonunun azald bildirilmektedir.24 Ölümden sonra kemi in osteoindüktif potansiyeli endojen proteazlarca yok edildi inden, DBM greftlerindeki kemik morfogenetik protein (BMP) aktivitesinin ölümden 24 saat sonra 250 C’de yok oldu u, ancak 40 C’de saklanmas durumunda, daha uzun süre BMP aktivitesinin devam etti i çal malarla gösterilmi tir.25,26 Partikül boyutunun osteoindüksiyonu etkiledi ine dair kesin bir sonuç bulunmamaktad r.24,27 AAA kemik (Antigen-extracted Autodigested Alloimplant) tekni i veya seyreltilmi hidroklorid asit ile elde edilen DBM i lemleri aras nda

31

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

osteoindüktivite aç s ndan bildirilmektedir.28,29

bir

farkl l k

olmad

KAYNAKLAR 1.

Regezi JA, Sciubba J. Oral pathology: clinical-pathologic

Allomatrix, cerrahi türdeki Ca-sulfat ve farmasötik kalitedeki karboksimetil selüloz (CMC) ortam içinde % 86 oran nda yer alan AlloGro insan DBM olup, yeni kemik formasyonu için hem osteokondüktif hem de osteoindüktif özellikler ta yan ve rezorbe olabilen kemik greft materyalidir. Ca-sulfat ortam , yeni kemik büyümesi ile uyumlu bir h zda (4-8 hafta) rezorbe olan, protein büyüme faktörlerinin ideal ta y c materyali özellikleri bulunan CMC’nin suda çözünen, non-toksik, polimer yap daki farmasötik katk maddesi olup Allomatrix içinde plastikle tirici unsur olarak rol oynamaktad r. Biyouyumlu ve kemik büyümesini kolayla t r c yap dad r.6,8,30,31 Kalsiyum sülfat/DBM peletlerin kullan ld hayvan çal mas nda, radyolojik, histolojik, mekanik de erlendirmelerde h zl trabeküler kemik remodelasyonu gösterdi i bildirilmektedir.32 Zhang 'a33 göre kemik olu umunun zamana ba l s ras da u ekildedir: 1.günde; DBM'nin implantasyonu, geçici bir inflamasyon faz n ba lat r. *kinci ve 4. günlerde mezen imal öncül hücreler ço al r ve bölgeye göç ederler. Be inci. ve 7. günlerde mezen imal öncü hücreler kondroblastlara dönü ürler, ve kartilaj matriksi olu tururlar. Onbirinci ve 12. günlerde ise kartilaj matriksi mineralize olur. Daha sonra mineralize kartilaj yeni kan damarlar yla dolar. En sonunda osteoblast benzeri hücrelerin görülmesiyle, kartilaj doku kemik dokusu ile yer de i tirir. Olgular m zda defektin greftlenmesinden sonra al nan radyografilerinde 3. ayda belirgin bir trabeküler kemik remodelingi, 6. aydaki görüntülerde defekt alan n n tamam na yak n n n kemikle doldu u izlendi.

correlations. 2nd ed. WB Saunders, Philadelphia, 1993.

DBM greft materyallerinin klinik formlar jel, putty ve flex olarak adland r lan elastik tabaka eklinde bulunmaktad r. Intraoperatif olarak kolay ekillendirilmesi ve uygulanmas özellikleri nedeniyle putty ve flex formlar n n alveolar kemi in rejenerasyonu ve restorasyonunda etkili oldu u gösterilmi tir.23 Bu nedenle olgular m z n tümünde putty formda greft materyali uygulanm t r.

substitute. Clin Orthop 382:42-50, 2001.

Oral ve maksillofasiyal cerrahi i lemlerinde rezorbe olmamas , pratik uygulan m ve h zl olu umunu stimüle etmesi nedeniyle DBM’nin defektlerinde güvenle ve ba ar l bir kullan labilece ini dü ünmekteyiz.

greftin kemik kemik ekilde

2.

Günhan Ö. Oral ve Maksillofasiyal patoloji. 1. bask , Atlas

Kitabevi, Ankara, 2001. 3.

Daley TD, Wysocki GP: The small dentigerous cyst: A

diagnostic dilemma. Oral Surg Oral Med Oral Pathol Oral Radiol Endod 79:77-81, 1995 4.

Tsukamoto G, Sasaki A, Akiyama T, Ishikawa T, Kishimoto

K, Nishiyama A, Matsumura T.A radiologic analysis of dentigerous cysts and odontogenic keratocysts associated with a mandibular third molar. Oral Surg Oral Med Oral Pathol Oral Radiol Endod 91:743-747, 2001. 5.

Kaya O, Bocutoglu O. A misdiagnosed giant dentigerous

cyst involving the maxillary antrum and affecting the orbit. Case report. Aust Dent J 39:165-167, 1994 6.

Sottosanti J. Calcium sulfate: a biodegradable and

biocompatible

barrier

for

guided

tissue

regeneration.

Compendium 13:226-234, 1992. 7.

Mardas N, Kostopoulos L, Stavropoulos A, Karring T.

Osteogenesis by guided tissue regeneration and demineralized bone matrix. J Clin Periodontol 30:176-183, 2003. 8.

Perel M. Calcium sulfate is a safe, resorbable barrier

adjunct to implant surgical procedures. Dental Implantology Update 5:61-69, 1993. 9.

Tiedeman JJ, Garvin KL, Kile TA, Connolly JF. The role of

a composite, demineralized bone matrix and bone marrow in the treatment of osseous defect. Orthopedics 18:1153-1158, 1995. 10. Kelly CM, Wilkins RM, Gitelis S, Hartjen C, Watson T, Kim PT. The use of a surgical grade calcium sulfate as a bone graft 11. Urist MR, Silverman BF, Buring K, Dubuc FL, Rosenberg JM. The bone induction principle. Clin Orthop. 53:243-283, 1967. 12. Babbush CA. Histologic evaluation of human biopsies after dental augmentation with a demineralized bone matrix putty. Implant Dent 12:325-32, 2003. 13. Callan DP, Salkeld SL, Scarborough N. Histologic analysis of implant sites after grafting with demineralized bone matrix putty and sheets. Implant Dent. 9:36-44, 2000. 14. Rabie AB, Chay SH. Clinical applications of composite intramembranous bone grafts. Am J Orthod Dentofacial Orthop 117:375-383, 2000.

32

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

15. Benn A, Altini M. Dentigerous cysts of inflammatory

potential: Effect of time and storage temperature. Clin

origin. A clinicopathogenic study. Oral Surg Oral Med Oral

Orthoped Rel Res 262:281-85, 1991.

Pathol Oral Radiol Endod 81: 203-209, 1996.

27. Alper G, Bernick S, Yazd M, Nimni ME. Osteogenesis in

16. Aziz SR, Pulse C, Dourmas MA, Roser SM. Inferior alveolar

bone defects in rats: the effects of hydroxyapatite and

nerve paresthesia associated with a mandibular dentigerous

demineralized bone matrix. Am J Med Sci 298:371-76, 1989.

cyst. J Oral Maxillofac Surg 60:457-459, 2002

28. Urist MR, Mikulski AJ, Boyd SD. A chemosterilized, antigen

17. Heiple KG, Chase SW, Herdon CH. A comparative study of

extracted autodigested alloimplant for bone banks. Arch Surg

the healing process

110:416-29, 1975.

following

different types

of bone

transplantation. J Bone Joint Surg 45:1593-1616, 1963. 18. Marx

RE.

Clinical

application

of

bone

biology

29. Marinak KT, Melloning JT, Towle JT. The osteogenic to

potential of two human demineralized bone preparating using

mandibular and maxillary reconstruction. Clin Plast Surg

a xenogeneic model. J Periodontol 60:12-18, 1989.

21:377-382, 1993.

30. Rodgers JB. Two lyophilized polymer matrix recombinant

19. Mocan A, Ki ni çi RT, Sayan NB, Yaman Z, Akal ÜK.

human bone morphogenetic protein-2 carriers in rabbit

Mandibular defeklerde rekonstrüksiyon. AÜ Di Hek Fak Derg

calvarial defects. J. Craniofacial Surg. 9:147-153, 1998.

22:79-84, 1995.

31. Aspendberg P, Lohmander LS. Fibroblast growth factor

20. Schmelzeisen R, Schon R. Microvascular reanastomozed

stimulates bone formation: bone induction studied in rats. Acta

allogenous iliac crest transplants for the reconstruction of bony

Orthop. Scand., 60:473-476, 1989.

defects of the mandible in miniature pigs. Int J Oral Maxillofac

32. Urban RM, Turner TM, Hall DJ, Infanger S, Cheema N.

Surg 27:377-385, 1997.

Healing of large defects treated with calcium sulfate pellets

21. Younger EM, Chapman MW. Morbidity of bone graft donor

containing demineralized bone matrix particles. Orthopedics

sites. J Ortop Trauma 3: 192-196, 1989.

Supp May 2003.

22. Edwards

NL.

33. Zhang M, Powers R, Wolfinbarger L. A quantitative

Osteoinduction of human demineralized bone: Characterization

JT,

Diegmann

MH,

Scarborough

assessment of osteoinductivity of human demineralized bone

in a rat model. Clin Ortop 357:219-228, 1998.

matrix. J. Periodontol, 68:1076-1084, 1997.

23. Callan P, Salkeld SL, Scarborough N. Histologic analysis of implant sites after grafting with demineralized bone matrix putty and sheets. Implant Dent 9:36-43, 2003. 24. Styftestad G, Urist MR. Bone aging. Clin Orthoped Related Res 162:288-297, 1982. 25. Urist MR, Iwata H. Preservation and biodegredation of the

Yaz';ma Adresi: Dr. Nurhan GÜLER Yeditepe Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Cerrahi AD, Ba dat cad. No:238 Göztepe *STANBUL

morphogenetic property of bone matrix. J Theoretical Bio

Tel:0 216 3636044

38:155-164, 1973.

Fax:0 216 3636211

26. Yazd M, Bernick S, Paule WJ, Nimni ME. Postmortem

E-posta: [email protected]

degradation of demineralized bone matrix osteoinductive

33

View more...

Comments

Copyright � 2017 SILO Inc.